Ermenek'i aydınlatan deha! Eczacı Emin Hami Koçaş
1934 yılında Ermenek'e elektrik getiren Emin Hami Koçaş
Emin Hami KOÇAŞ 1899’da Ermenek’te doğdu. Torcuzade Hacı Mustafa Efendinin oğludur. Torcu zade Hacı Mustafa Efendi ile, Hacı Muhtar Torcu, kardeştir.Hacı Muhtar Torcu ise, tahsildar, Halil (Halit)Torcunun babasıdır. Halil (Halit) Torcu ise, öğretmen Günay Ertaş’ın babasıdır. Günay Ertaş’ın kızlık soyadı (Torcu) dur
Değirmenlik Mahallesinde elektrik fabrikasının kurulduğu yer. Soldan sağa 1. Tercüman olabilir, 2. Emin Hami Koçaş, 3. Alman Mühendis, 4.Hacı Muhtar Torcu – Bu resim sadece M.Ertaş arşivinde bulunmaktadır.
Torcu zade Hacı Mustafa Efendi Prof. Dr. Hami Koçaş, Kurmay Albay, Başbakan yardımcısı Sadi koçaş, Bedia Koçaş, Şefika Koçaş’ın amcalarıdır.
Torcu zade Hacı Mustafa Efendi’nin evlatları: Emin Hami Koçaş, Hakkı Koçaş, Emine Koçaş tır.
Torcu zade, Hacı Mustafa Efendi’nin, evinin bulunduğu yer: Değirmenlik mahallesinde rahmetli Nabi Toker’in evinin tam karşısında ( güneyi ) iki katlı olan evdir. Şu anda o ev Uğur Sevimli’ye aittir.
Aslında Torcular ile, Koçaşlar aynı sülâledir. Bu konuda Rahmetli Prof Dr.Hami Koçaş, Mustafa Ertaş’n evinde Yeğeni öğretmen Günay Ertaş’a şöyle der: “Bizimkiler sonradan bir yanlışlık yaptılar. Soyadımız olan Torcu’yu bırakıp, Koçaş soyadını aldılar. Büyük bir yanlışlık yapıldı. Sonradan öğrendik ki çok yerde “Koçaş “ soyadı var. Aslında Torcular ile, Koçaşlar aynı sülaledir.
Emin Hami Koçaş “Daimi Encümen Azası” iken 27 Nisan 1945’te Konya Memleket Hastanesinde rahmetli olmuştur. Konya Musalla Mezarlığı 4. Cadde 14. Sokakta üzerinde 22 medrede mezarı vardır.
Türkiye’de Tarsus, Akşehir ilçeleri ile Ermenek 1934 yılında elektriğe kavuşmuştur. Türkiye’de o tarihlerde vilayetlerin %85 şinde bile elektrik yoktur. Ermenek Belediye Başkanı Emin Hami KOÇAŞ’ santral kurarak kendi elektriğini üreten devrim yaparak mucize çabaları, çok büyük gayret ve başarıları sonucunda ERMENEK tarihinde ışığa ilk kavuşan ilçe olmuştur. Böylece Vatan, Millet, Ermenek sevdası destanlaşmıştır. Emin Hami Koçaş devri, Ermenekte aydınlanma dönemidir.
Emin Hami Koçaş’ın mezarı başında Mustafa Ertaş görülüyor. 1945’ten bu yana yıpranan mezarı Konya Ermenekliler dernek başkanının 2019’da yeniden yaptırması büyük kadirşinaslık örneğidir. |
Bu konuda Ermenek’te bir kağnı arabası ve onun geçebileceği bir dağ yolu bile yokken Ermeneklilerin o gün gözlerini, beyinlerini, aydınlatacak olan Türkiye’de iller dâhil 15 yerleşim bölgesinde dahi elektrik yoktu. O dönemde Ermenek Hidroelektrik Santralini kurdu. Gülnar’ın Gilindir Limanına indirilen dev demir parçalarını ve su borularını tekerlek olmaması sebebiyle öküz ile mandalara sürükleterek ve onların yetmediği dağ geçitlerinde parçalara omuz vererek Torosları aşıran bin bir zorluk ve yokluk içinde Santrali kuran insanlarıa bu büyük hareketin öncüsü olan Belediye Başkanı Rahmetli Emin Hami KOÇAŞtır. Bu başarının sırrı Ermeneklilerin bir kitle halinde, vatan, millet, aşkıyla Emin Hami KOÇAŞ’a büyük destekleridir. Çok değerli fedakâr, vefakâr, insanlarımızı, Ermenekli dostlarımızı minnetle, şükranla ve rahmetle anıyorum. Mekanları cennet olsun.
Değirmenlik Mahallesinde elektrik fabrikasının kurulduğu yer. Soldan sağa 1. Bilinemedi, 2. Hacı Muhtar Torcu 3. Bilinemedi, 4. Alman Mühendis, 5. Emin Hami Koçaş, 6. Tercüman olabilir – Bu resim sadece M.Ertaş arşivinde bulunmaktadır. |
Ermenek ve çevresi (Taşeli) “Tekerleğin Değmediği Yer” lerdi. Emin Hami KOÇAŞ’ın ruhunda erişilmez bir hizmet duygusu, vatan, millet aşkı vardır. Medeniyetin mucizesi olan elektiriği Ermenek’e getirerek insanları karanlıktan kurtarmaya inanmıştır. KOÇAŞ Üniversite diplomasını bir kenara koyup “Millet aşkı ile Ermenek’ in hamisi olmuştur.” 1927 yılı “Hacımetinler sülalesi” doğumlu, Vehbi Çetin Beyden Belediye Başkanlığını, devralır.Belediye Başkanı olunca Ermenek’i cazip üretken aranan bir şehir haline getirmek için, ilk önce medeniyetin en büyük mucizesi olan elektrikle Ermenek’i aydınlatmak için, bu fikir kalbinde yanan bir meşaledir. Gelecek asırların modern şehri olması için kalbinde yanan bu ateş bir aleve dönüşmüş, hiçbir zamanda bu alev sönmemiştir. Önüne çıkarılan her türlü engellere nankör dedi kodulara kulak asmamıştır.
Rahmetli Sadi KOÇAŞ –Senatör- “Ermenek’in Kalkınması” başlıklı yazısının bir bölümünde şöyle der;
“40 sene evvel Belediye Başkanı olan amcam rahmetli Emin Hami KOÇAŞ, o zaman devletin en yüksek makamını işgal eden, gerçekten istediğini yapma gücü olan bir Ermenekliye mektup yazarak Ermenek için neler yapılabileceğini, ne yardım beklenilebileceğini sormuş. Bu mektuba gelen cevap elimde. Uzun uzun izahlardan sonra hiçbir şey yapılamaz.” Cevabı verilmiş bu mektuba.
Aynı yıllarda Ermenek’e elektrik yaptırmak için İstanbul’a gelen Emin Hami KOÇAŞ’a verilen cevap ta buna benzer bir şey idi.” Yolu olmayan kamyon işlemeyen bir memlekete tonlarca ağırlıktaki elektrik malzemesi götürülemez ve Ermenek’e elektrik yapılamaz.” Demişlerdi. YAPILDI. Ben bugün bile büyük ve ağır malzemeleri Ermenek’e nasıl götürülebileceğine hala şaşarım. Ama götürüldü. Hem de Türkiye’de değil ilçelerde illerde bile elektrik olmadığı bir devirde. Bu başarının sırrı Ermeneklilerin bir kitle halinde genç ve kültürlü Belediye Başkanına destek olmalarından başka bir şey değildir.”
Eğer Emin Hami KOÇAŞ’ta vatan millet ve Ermenek aşkı bu denli köklü olmasaydı, Almanya'dan gemiyle Akdeniz’de Gilindir (Aydıncık) limanına gelen Elektrik üretecek fabrikanın demir ve malzemelerini, yolu olmayan Toroslardan aşılarak, Taşeli’ndeki Ermenek’e nasıl getirilebilirdi.? Katır öküz ve develerin sırtında taşınan bu malzemeleri başka hangi yollarla taşıyabilirdi.? O tarihte manyetolu telefonla Almanya’ya nasıl ulaşabildi. Önce Alman Simens şirketiyle tanışır, Anlaşır. Alman mühendisini “Tekerleğin Değmediği Yer” olan Ermenek’e getirir. Elektrik santralini kurar.Bu bina Taşeli’nde enerji tarihimizin bir mucizesidir. Bu mucize bir müze olmalıdır. Ne zorluklar, ne güçlükler çektiğini bir düşünelim.
Ermenek’in kuzeyini kaplayan Ermenek Kalesi’nin (Firan Kalesi) güneyinde şehir içindeki yamaçta ve içinde yeraltı nehri bulunan Dünyanın en büyük mağaralarından biri olan Maraspolis Mağarası’ ndan Emin Hami KOÇAŞ borularla Ermenek’in kullanma ve içme sularını almış, bir başka geniş boru ile de kilometrelerce aşağıdaki (Değirmenlik) mahallesi’ne elektrik üretecek suyu getirmiştir.
Emin Hami Koçaş’ın bu fotoğrafı Av.Adnan açıkbaştan alınmıştır. |
Elektrik üreten fabrika hummalıçalışmalar sonucunda 1934 yılı bitirilmiştir. Böylece Ermenek’i, 1934 yılında elektriğe kavuşturmuştur. Ermenekte her mahalleye bir hoperlör koyar.Halkı Ankara haberlerini dinleterek aydınlatır.Okul çağına gelmiş çocukları yüksek okullara gönderir. Böylece Ermenekli her alanda bir yenilik, bir ilerleme bir aydınlanma başlatır.Bu nedenlerdendir ki değerli Prof. Dr.İbrahim Ceylan Bey, Prof.Dr.Tahsin Kesici Bey, rahmetli “Emin Hami Koçaş, Ermenek’in Atatürkü dür”derler. Yalnız bendenizde bulunan rahmetli Emin Hami KOÇAŞ’ ın elektrik fabrikasının bulunduğu mekânda çekilmiş o devirde ellerinde fötr şapkaları, boyunlarında kravatları, takım elbiseleri modern giyilişleriyle görünüyor. Soldan sağa 1. İsmi bilinemiyor.2. Ermenek Belediye başkanı Emin Hami KOÇAŞ, 3-Eli bastonlu kişi Alman mühendisi.4. Halil Torcu’nun babası Muhtar Hacı Torcu görülmektedir.
2. fotoğrafta oturanlar aynı yerde çekilmiştir.
9- 1934 YILI ERMENEK’TE ATATÜRK ANITI YAPILDI
Konya’da Atatürk anıtı 1926 yılında yapılmıştır. Dağların içindeki Taşeli’nde “Tekerleğin Değmediği Yer” olan Ermenek’te 1934 yılında Atatürk anıtı yapılmıştır.
Tekke Mahallesinde ana caddenin üzerinde bulunan iki adam boyundaki kayanın üzerine (Cumhuriyetimizin) Kuruluşunun 11. Yılının 18 Mayıs 1934 tarihinde Cuma günü Belediye Heyeti tarafından Ermenek halkının yüksek tezahüratı arasında merasimle dahi Mustafa Kemal PAŞA’ nın anıtı konmuştur. 18.05.1934”
“Ermenek’te büyük önder Mustafa Kemal Paşa’ nın anıtı altında yazılan o günkü kendi el yazıları ve renkli daktilo yazılarında şu ifadeler yer alır.”
”Ey Gelecek Nesil:
Şu abide üstünde heykeli duran dahi Mustafa Kemal Paşa size bir Cumhuriyet bırakmıştır. Bunu tekamüle tutmak şartıyla muhafaza ediniz. Ecdadımızın kanıyla yoğrulmuş bu toprakları size emanet ediyoruz. Hakkı hayat ve hürriyetinizi yabancı ellere bırakmayınız.Dört yüz çadır halkından koca bir devlet kuran, bu asil Türk Milleti’ni takdis ediniz. 18 Mayıs 1934 Miladi ve Türkiye Cumhuriyeti Ermenek Belediye Heyeti.
İSİMLER:
“Cumhuriyet’in kurulduğu 11. Yılınını 18 Mayıs 1934 tarihine Musadif Cuma günü Belediye heyeti tarafından halkın yüksek tezahüratı arasında, merasimle, konmuştur…18.05.1934
Belediye Reis Vekili
Avukat M. Refet(Atalık)
İmza.
(Vacit Atalık’ın amcası)
Meclis Azaları;
1-Hakkı:..imza.
(Zühtünün Hakkı, Dr: Zühtü
Susanlı’nın babası)
2-M. Şükrü…İmza.
( Terzinim şükrü)
3-Rıza…(Koçak) İmza.
(Kocaman’ın Rıza. Günay Alperin dayısının oğlu)
4-Nafiz. İmza. (Yalman)
(Gırrınlardan tüfekçi
Yüzbaşı.İngilizlere esir
düşmüş, İngilizce bilir).
5-Kâmil…İmza.
(Fetinin babası. Şimdiki
Kâmil’in dedesi, Koç dayı Kâmil.)
Bu Ermenek için çok önemli bilgiler, değerli düşünür, yazar rahmetli Vacit Atalık Beyden alınmıştır.Makamı cennet olsun.
10- ATATÜRK DİYOR Kİ: !...
Değerli okurlarımız, Atatürk’ün el yazısı ile Millet nedir, ? Devlet nedir, ? Konusunda yazdıklarından örnekler sunacağım. Atatürk bu konuda Diyor ki:
“Millet: Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir. Millet sözünden ne anlaşılır. Ne anlaşılmsı lâzımdır. Bunu anlatayım. Sözlerimin kolay anlaşılması için yine Türk Milletine bakacağım. Çünkü dünya yüzünde ondan daha büyük, ondan daha eski, ondan daha temiz bir millet yoktur. Ve bütün insanlık tarihinde görülmemiştir.
Bu günkü Türk Milletine bir resim tablosuna bakar gibi bakalım ve şimdiye kadar edindiğimiz, bilgilerin yardımıyla düşünelim. Bu tabloda neler görüyorsak, bu tablo bize neler hatırlatıyorsa onları, birer, birer söyleyelim.
1-Türk Milleti, halk idaresi olan Cumhuriyetle idare olunur bir devlettir.
2-Türk Devleti lâyiktir. Dinini (seçmekte ) serbesttir.
3-Türk Milletinin dili Türkçedir. Türk dili dünyada en güzel, en zengin ve en kolay bir dildir. Onun için her Türk dilini çok sever ve onu yüceltmek için çalışır. Birde, Türk dili, Türk Milleti mukaddes bir hazinedir. Çünkü Türk Milleti geçirdiği nihayetsiz badireler içinde ahlakın, ananelerinin, hatıralarının menfaatlerinin, velhasıl bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde muhafaza (koruma) olunduğunu görüyor. Türk dili Türk Milletinin hazinesidir.
Türk Milleti Asya’da ve Avrupa’nın şarkında ( doğusunda) olmak üzere kara ve deniz sınırlarıyla ayırt edilmiş, dünyaca tanınmış büyük bir yurtta yaşar. Onun adına (Türk eli) derler. Türk yurdu daha çok büyüktü. Yakın ve uzak zamanlar düşünülürse Türk’e yurtluk etmemiş bir kıta yoktur. Bütün dünyada Asya, Avrupa, Afrika ve hatta Amerika Türk atalarına yurt olmuştur. Bu hakikatler, yeni tarih vesikalarıyla malumdur, Fakat bugünkü Türk Milleti varlığı için bu günkü yurdundan memnundur. Çünkü Türk derin ve şanlı geçmişin ;büyük, kudretli atalarının mukaddes mirasını bu yurtta da muhafaza (koruma) edecektir. O mirasların şimdiye kadar olduğundan çok daha fazla zenginleştirebileceğinden emindir.” Mustafa Kemal ATATÜRK
Atatürk, Türk Milletinin her bireyi ile, iç içe, kalp kalbe, idi. Büyük önder milletinden hiç ayrılmamıştı. Milletimiz de Atasını canı gibi çok sevmektedir. Bugün de yaşayan ölümsüz Atatürk ve Onun ilkeleri milletimizi ebediyen aydınlatacaktır. Değerli milletimizin hiçbir ferdini (bireyini) ayırmadan Atatürk, Türk vatanında yaşayan bütün vatandaşlarımıza konuşurken kadınlarımıza “Hanımefendiler” erkeklerimize de “Beyefendiler” diye, o anlamlı ve kibar konuşmalarına bütün dünya şahittir. Atamızın çok yüce, çok büyük, efendiliği, kibarlığı, asaleti, mertliği, cesareti, engin kalpli oluşu vatanımıza ve milletimize olan derin saygısı ve sevgisi geleceği görüşü, dünyayı en ince noktalarına kadar okuyan yüce büyük önderimizdir. İnsanlığa örnek olan Atatürk’ kalplerimizde yerini almıştır. Atatürk’ün şu sözlerini hiçbir zaman unutmamalıyız.
“İki Mustafa Kemal vardır. Biri ben, fani Mustafa Kemal. Öteki, milletin içinde yaşattığı Mustafa Kemaller ideali dir. Ben Onu (Milletimin içinde yaşattığı Mustafa Kemali) temsil ediyorum. Her hangi bir tehlike anında ben zuhur ettimse, beni bir Türk anası doğurmadı mı? Türk anaları daha nice Mustafa Kemaller doğurmayacaklar mı? Feyiz milletindir. Benim değildir “ der. Mustafa Kemel ATATÜRK.
Lort Kinross, Mustafa Kemal Atatürk için şöyle der:” Bir milletin yeniden doğuş, çağdaş Türkiye’yi yaratan ve tarihin akışını değiştiren büyük önder;” diye yazar. Andrew Mango da “Atatürk çağımızın en büyük ulus yaratıcısı dır;”der.” Atatürk; dünyada taraf tutmayan; tek hakemdir.
Mumustafa ERTAŞ-25 Ağusdos 2021-Konya